AFRİKA KITASI VE KÜLTÜRÜ

 

   Afrika Doğu ile Batı arasında merkezi bir noktaya sahip olan bir kıtadır. Kıta 54 tane bağımsız devlet ve 9 bölgeden oluşmaktadır. Nüfus olarak son derece kalabalık olan ve bu sayede dünya nüfusunun büyük bir çoğunluğunu oluşturan bu kıta dünyanın en büyük ikinci kıtasıdır. Kuzey ve Güney Afrika’da çöl iklimi yaşayan ülkeler yer alır. Orta Afrika‘da ise tropikal iklim hakimdir. Geçiş bölgelerinde bitkisel ve iklimsel özellikler farklılık gösterir. Afrika, dünyanın en sıcak kıtasıdır. Dünya’da kurak bölgeler ve çöller yüzeyinin %60’ını kaplar. Afrika’da nüfus yoğunluğunun fazla olmasının etkisiyle dini inanış çok yönlüdür. Kıtada Hristiyanlık, İslam ve Geleneksel Afrika dinleri yaygındır. Afrika kıtasında müzik ve dansın yeri ayrıdır. Onlar için her önemli olay bir dansla anlatılabilir, cenaze törenleri bile onlar için dans edilebilecek yerlerdir. Danslara göre vücutlarına birçok renkte boya sürerler ve buna göre giyinirler. Gelenekler Afrika kıtasında bölgelere göre değişiklik gösterir. Kuzeyde yaşayanlar gelenek ve inançlara daha bağlıyken; Güney kısımda Avrupalı azınlığın etkileri görülmektedir. Afrikalıların yemek kültürleri iklime göre şekillenmiş olup; kültürün ana bileşenlerini soğan, pirinç, muz, ıspanak, hurma, bamya ve sarımsak gibi şeyler oluşturur. Et çeşidi olarak keçi ve tavuk eti; bölgeye göre balık önemli bir yer tutar.

Afrika’da yıllardır süren bir gıda krizi sorunu vardır. Bunun başlıca sebebi Afrika ülkelerinin bazı ülkeler tarafından sömürge altında olmasıdır. Sömürgenin getirdiği ekonomi istikrarsızlığı, sistemsizlik, doğal kaynaklara erişim sorunu, altyapı sıkıntıları ve yoğun göç nedeniyle artan nüfus; ülkeleri olumsuz etkilemiştir. Afrika’da sömürgecilik 15. yy.’da köle ticareti ile başlamış ve uzun yıllar devam etmiştir. Sömürgecilik Fransa ile başlayıp İngiltere gibi büyük ülkelerle devam etmiştir. Çünkü Afrika önemli stratejik konum(limanlar ve kıyı koloniler) ve enerji kaynaklarına ev sahibi olan bir ülkeydi. Ayrıca sahip olduğu doğal kaynaklar, tarımsal verimlilik, yenilenebilir enerji kaynakları ve ticari pazar alanı dünya için önemli noktalardı. Bu yüzden Afrika, uluslararası güçlerin mücadele alanı haline gelmiş olup ülkelerin varlıklarını daima sürdürmek istedikleri bir kıta olmuştur. Bundan dolayı İngiltere ve Fransa, Afrika üzerindeki varlığını sürdürmekte; Rusya bu topraklardaki etkisini kaybetmemek için Sudan’da askeri liman kurmaya çalışmakta; Çin, Afrika ülkelerine yatırım ve yardımlar yapmaya devam etmektedir. Daha birçok ülkede de Afrika üzerinde söz sahibi olabilmek adına insani boyutta Afrika ülkelerine yardımda bulunmaktadır.

Ülkelerin kendi çıkarları doğrultusunda Afrika ülkelerini sömürme amacıyla yapıyor oldukları eylemler her ne kadar sömüren ülkelerin çıkarlarına uygun olsa da Afrika ülkeleri için birçok olumsuz sonuç meydana getirmektedir. Yaşanan olaylar gıda ve susuzluk sorunu gibi hayati önem taşıyan şeyleri de etkilemiş, bununla birlikte dünya birçok insani drama tanıklık etmiştir. Ayrıca yaşanan olaylar kıta genelinde birçok terör örgütüne zemin hazırlamış ve insanları bu terör olaylarına maruz bırakmıştır. Kısacası dünyanın büyük bir kısmı bu kıtanın olumlu birçok özelliğinden faydalanabilirken yerli halk olumsuz hayat koşulları altında yaşamaya devam etmektedir.

TUANA ÖZBİLEN 

MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER

BÖLGESEL ANALİZ TOPLULUĞU