RUS-JAPON ANLAŞMAZLIĞI EKSENİNDE KURİL ADALARI

   İkinci Dünya Savaşı sone ereli yetmiş yıldan fazla oluyor ancak hala birbirleriyle barış anlaşması imzalamamış devletler var. Bunlar Japonya ve Rusya Federasyonu. Aslında İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra konu hakkında muhatap devletler Japonya ve Sovyetler Birliği idi ama o zamanlar barış anlaşması imzalanamadı. Hatta Sovyetler Birliği yıkıldı ve onun ardılı olarak sayabileceğimiz Rusya Federasyonu kuruldu ama yine Japonya ile barış anlaşması imzalanamadı. Kısa ve orta vadede imzalanacak gibi görünmüyor. Anlaşma sağlanamamasının en büyük nedeni Kuril Adaları sorunu ve adaların jeoekonomik ve jeopolitik kazanımlarının önemli olmasıdır.

(Sputnik 2019)
 (Sputnik 2019)

   Ruslar’ın Kuril Adaları, Japonya’nın ise Kuzey Bölgeleri olarak isimlendirdiği Kuril Adaları 1300 kilometre boyunca uzanan, Büyük Okyanusu ile Ohotsk Denizi’ni birbirinden ayıran 56 adadan oluşmaktadır. (Birgün 2020) Kuril Adaları sorunu Japon ve Rus tarihinde çok eskilere kadar gitmektedir. 19.Yüzyıl’da Japon ve Rus kaşiflerin adaları keşfetmesiyle asıl rekabet başlamıştır. Dönemin Çarlık Rusya’sı ile Japonya bir anlaşma imzalayarak sorunu gidermeye çalıştılar ve 7 Şubat 1855’te sınır belirlemeye yönelik anlaşma iki ülke arasında imzalandı. Anlaşma ile birlikte İturup Adası’nın Kuzeyinde kalan tüm adalar Rusya’ya verilirken, güneyinde bulunan tüm adalar Japonya’ya bırakılmıştır. Ancak o dönemden itibaren zayıflamaya başlayan ve ağırlığını Avrupa ve Osmanlı toprakları üzerine yoğunlaştıran Çarlık Rusya, 1875 St.Petersburg Anlaşması ve 1905’te Japonlara karşı kaybedilen savaşla birlikte tüm Kuril Adaları’nın yanı sıra Sahalin Yarımadası’nın güney yarısını ve civarındaki tüm adalara Japonlara bırakmak zorunda kaldı. (Özcan 2020)

   Japonya’nın İkinci Dünya Savaşı’nda yenilmesi ve Sovyetler’in adaları işgali ise günümüzdeki tartışmalarının esas zirve noktasını oluşturan temel problemdir. 1945’in Ağustos’unda Japonya teslim olma niyetini açıklamasına rağmen Kızıl Ordu, Eylül ayına kadar birçok Japon toprağını ele geçirmiştir. Kuril Adaları’nın da aralarında bulunduğu adaları da topraklarına katarak adalarda yaşayan Japonları sınır dışı etmiştir. 1951 yılında yapılan San Francisco Konferansı’nda ABD ve beraberindeki ülkelerin sunduğu anlaşma maddelerini beğenmeyen Sovyet Rusya, itiraz ederek masadan ayrılmış ve barış anlaşması imzalanamamıştır. Daha sonraki yıllarda Japonya ve Sovyetler arasında diplomatik ilişkiler resmi olarak başlanmış ancak somut adımlar atılamamıştır. Sovyetler, Japonya’ya iki adanın verilebileceğini teklif etmiştir. Teklif edilen adalar, Japonların hak iddia ettiği toprakların sadece %7’sini oluşturmakta olduğundan teklif reddedilmiştir. Sovyetlerin dağılmasından sonra Rusya Federasyonu, aynı teklifi 1993, 2001 ve 2006 yıllarında yineledi ama Japonlar tarafından tekrar kabul görmedi.

   2010 yılında Kuril Adaları, dönemin Rusya Federasyonu Başbakanı Dmitri Medmedev tarafından ilk kez ziyaret edildi. Bu ziyarete dönemin Japonya Başbakanı Naoto Kan, şiddetle protesto ederek “kabul edilemez bir hakaret” olarak niteledi. (BBC 2011)

   2012 yılında göreve gelen Japonya Başbakanı Şinzo Abe ile birlikte barış görüşmeleri ivme kazandı. Ancak Rusya’nın revizyonist politikaları ve Kırım’ın ilhak edilmesi ile görüşmeler kesintiye uğradı.

   2016 yılında Sochi’de Japonya Başbakanı Şinzo Abe, Putin ile gayriresmi bir görüşme gerçekleştirerek yeniden bir uzlaşı yolu aranmaya çalışıldı. Yıllar boyu süren görüşmelerden istenilen sonuca ulaşılamadı. 2019 Ocak ayında Japonya’nın Osaka kentinde düzenlenen G-20 zirvesinde Abe ve Putin müzakerelere devam etme niyetlerinin olduğunu belirtmelerine rağmen G-20 Zirvesi’nin internet sitesinde Kuril Adaları’nın Japon toprağı olarak gösterilmesi görüşmelere yeniden darbeyi vurdu. Görüşmelerin tıkanmasından sonra Putin, 2019 Eylül ayında düzenlenen 5.Doğu Ekonomi Forumu’nda Kuril Adaları ile ilgili bir soruya “Babacık (Stalin) her şeyi aldı, bitmiştir.” Şeklinde cevap vererek Rusya’nın taviz vermeyeceğini ve Sovyetler dönemindeki aidiyetin devam edeceğini belirtmiştir. (Sputniknews 2019)

   Aralık 2020’de Rusya, Kuril Adaları’na en son nesil S300V sistemlerini yerleştirerek niyetini açıkça göstermiştir. Japonya Kabine Baş Sekreteri Kato Katsunobu, Rusya’nın bu hamlesine protesto notası verdiklerine belirterek “Bu durumun kabul edilemeyeceğini ve Rusya’nın Kuzey bölgeleri ve Uzakdoğu’daki silahlanmasını yakından izleyeceklerini” söyledi. (Habertürk 2020)

   Japonya’nın çiçeği burnunda başbakanı Yoshihide Suga, geçtiğimiz günlerde Şubat 1855 tarihinde imzalanan ve Kuril Adaları’nın Japon toprakları olduğunu kabul eden anlaşmanın yıldönümünü kutlayarak müzakerelerin süreceğini ve diyalog kanallarının açık olduğunu belirtti.

   Tüm gelişmeler doğrultusunda taraflardan biri veya her ikisinin de iddialarının bir kısmından taviz vermesi durumunda bir anlaşma gerçekleşebilir ancak Rusya’nın yayılmacı, revizyonist politikası ve Çin ile iş birliği bu noktada ciddi bir engel olarak göze çarpmaktadır. Ayrıca Kuril Adaları ve Ohotsk Denizi, Rusya ve Rusya’nın Pasifik donanması için hayati önem taşımaktadır. Kışın suları donmayan Ohotsk Denizi, Rus Donanması için en elverişli sular konumundadır. Bunlara ek olarak Kuril Adaları ve bölgesinde çok ciddi balıkçılık kaynakları olmakla birlikte önemli ölçüde petrol ve birçok maden rezervi bulunmaktadır. Hem jeoekonomik hem de jeopolitik koşullar bir uzlaşı oluşmasını engellemektedir.

                                           (Sputnik 2019)

Sonuç olarak;

   Japonya ve Rusya nezdinde sorunların başlangıcı olarak 1945 yılında Japonya’nın teslim olması ile Sovyetler’in Adalar’ı işgal etmesi olduğunu belirtsek de Kuril Adaları iki ülke arasında iki yüz yıla yakın süredir tartışma konusudur. Putin’in Rusya’sının statükocu olmaktan ziyade revizyonist ve yayılmacı olduğunu belirtmekte fayda var, bu durumu en son Kırım’ın ilhakı ve Ukrayna’nın bölünmesinde görmüş bulunmaktayız. Japonya ise her ne kadar Şinzo Abe döneminde ABD’den görece daha bağımsız bir politikaya izlemeye çalıştıysa da özellikle askeri savunma bakımından ABD’ye bağımlı konumunu sürdürüyor. ABD’nin yeni Başkanı Joe Biden’ın Çin’e karşı başlattığı tabiri caizse “Yeni Soğuk Savaş” döneminde Japonya, ABD için hayati derecede önemli bir ülke olmaya devam edecektir. Çin pazarı ve işgücü altında kalmak istemeyen Japonya, yine aynı şekilde bölgede ABD ve müttefikleri ile hareket edecektir. Rusya, Kuril Adaları’nı Japonya’ya verdiği takdirde bölgede söz sahibi olma hakkını kaybedecek ve hemen yanı başında ABD ve NATO silahlarını mevzilenmiş halde bulacaktır. Tüm bunları göz önüne aldığımız zaman Rusya ve Japonya arasında bir süre daha barış anlaşması imzalanamayacağını söyleyebiliriz. Kuril Adaları’nın hakimiyeti, güncel konjonktürel durumda en azından kısa ve orta vadede Rusya’nın elinde olmaya devam edecektir.

 

MURAT DEDEOĞLU

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER

MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ

 Kaynakça

 

BBC. BBB. 7 Şubat 2011. https://www.bbc.com/turkce/haberler/2011/02/110207_japan_russia (erişildi: Şubat 21, 2021).

Birgün. Birgün.net. 29 Eylül 2020. https://www.birgun.net/haber/rus-japon-barisina-washington-engeli-317044 (erişildi: Şubat 20, 2021).

Habertürk. Habertürk. 3 Aralık 2020. https://www.haberturk.com/rusya-kuril-adalari-na-s-300-konuslandirdi-japonya-nota-verdi-2890039 (erişildi: Şubat 21, 2021).

Özcan, Merve Suna Özel. 21.Yüzyıl Türkiye Enstitüsü. 24 Haziran 2020. https://21yyte.org/tr/merkezler/bolgesel-arastirma-merkezleri/rusya-slav-arastirmalari-merkezi/rusya-japonya-arasi-asirlik-catisma-bolgesi-kuril (erişildi: Şubat 2021, 2021).

Sputnik. Sputnik. 7 Şubat 2019. https://tr.sputniknews.com/infografik/201902071037532365-kuril-adalari-rusya-japonya/ (erişildi: Şubat 21, 2021).

—. Sputnik. 7 Şubat 2019. https://tr.sputniknews.com/infografik/201902071037532365-kuril-adalari-rusya-japonya/ (erişildi: Şubat 21, 2021).

Sputniknews. Sputnik Türkiye. 7 Eylül 2019. https://tr.sputniknews.com/rusya/201909071040112288-putinden-kuril-adalari-cevabi-babacik-stalin-her-seyi-aldi-bu-is-bitmistir/ (erişildi: Şubat 21, 2021).


Yorumlar

Popüler Yayınlar