SİBER GÜVENLİK HAFTASI
Siber güvenlik,
20. Yüzyıl’ın ikinci yarısında ortaya çıkan yeni bir güvenlik gereksinimidir.
21. Yüzyılda atılım yapan teknolojik gelişmeler neticesinde önemi artan siber
güvenlik; günümüzde güvenlik anlayışının değişmesine neden olmuştur. Değişen bu
güvenlik anlayışına dünya devletleri de ayak uydurmaya çalışmaktalar. Ülkelerde
özel siber güvenlik merkezleri oluşturmuş durumdalar. Yeni bir savaş yöntemi
olan siber savaşlar toplum bilincine uğramadan gayri meşru durumlarla
yapılmaktadır. Günümüz siber saldırı istatistiğine baktığımızda; günde tüm
dünya da iki binin üzerinde siber saldırı olmaktadır. Bu saldırılar; ülkelerin
merkez bankalarına, enerji hatlarına, özel arşivlerine, resmi bakanlık
sayfalarına varıncaya kadar birçok kritik öneme sahip noktayı hedef almaktadır.
Bu saldırılar neticesinde kimi zaman bankalar soyulmakta kimi zaman kişisel
bilgiler çalınmakta kimi zaman ise enerji hatlarına sabotaj uygulanmaktadır. Bu
durum sonuç olarak yüksek maddi külfetlerin zararına sebep olmaktadır.
Ülkeler bu zararın
engellenmesi ve siber saldırılara karşı savunma yapmak sebebiyle özel
altyapılar oluşturuyorlar. Bu altyapılara ayrılan toplam bütçe trilyon dolar
hacimlere sahiptir. Türkiye’de ise bu alanda atılım yapan ülkeler arasındadır.
21-25 Aralık 2020’de yapılan siber güvenlik haftasında bu alanda bir
farkındalık yapmak için uygulandı.
Siber Güvenlik
Haftasının amacı Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi kurumu tarafından
kümelenmeye üye firmalar ile yerli siber güvenlik ekosisteminin gelişmesine
katkı sağlamak, siber güvenlik farkındalığını ve iş birliklerini artırmak,
kamu, özel sektör ve akademiyi bir araya getirerek Türkiye’nin siber gücüne
katkı sağlamaktır.
Siber Güvenlik
Haftası hasebiyle 100’den fazla konuşmacının katıldığı 60’tan fazla etkinlik
pandemi koşulları nedeniyle online platformdan katılımcılarla buluştu.
Yapıldığı her sene neticesinde aktif katılımın yaşandığı bu haftada
katılımcılar fuar alanını gezerek 40’tan fazla teknoloji markasından bilgi
alabiliyorlardı. Bu sene ise fuar alanı pandemi koşulları nedeniyle sanal
ortama taşındı ve kullanıcılara bambaşka bir deneyim yaşattı. Bir oyun
simülasyonu gibi tasarlanan bu sanal fuar sayesinde katılımcılar evlerinde
fuara katılan markaları gezme şansını buldu.
Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm ofisi Başkan
Yardımcısı olan Yavuz Emir Beyribey’in moderatörlüğünde yapılan oturuma katılan
Jandarma MU. Albay Adnan Gürbüz konuşmasında yerli teknoloji yazılımlarının
savunma alanında önemine değinerek Türkiye’nin bu konuda yükseliş trendinde olduğunu
söyledi. Sözlerinin devamında Türk siber güvenlik endüstrisinin kavramları
oturmak üzere çalıştığını ve rasyonel, sürdürülebilir bir şekilde ihtiyaçların
tanımlanabildiği, ürünlerin bir amaç değil araç olduğu bir anlayışın
gerekliliğinden bahsetti. Jandarma Genel Komutanlığının 40 yakın yerli ürünü
kullandığını belirten Gürbüz, personel niteliğini artırmak için eğitim
ihtiyaçlarının karşılanmasının önemini belirtti.
Organizasyona
katılan ve söz alan Türkiye Cumhuriyeti Millî Savunma Bakanlığı Siber Güvenlik
Daire başkanı olan Deniz Mühendis Albay Barış Egemen Özkan ise dışa bağımlılığa
karşı doğru iç piyasa hamleleri uygulanması gerektiğini belirtti. Siber
güvenliğin artık bazı güvenlik gereksinimlerinin önüne geçtiğini belirten
Özkan, siber güvenlik pazarında çekme değil itme pazarlama stratejisi
uygulanmasının doğru olacağını belirtti. Bir diğer yandan Türkiye’nin
teknolojide mayalanma sürecinde olduğunu aktaran Özkan, siber güvenlikle
komplike yapıların önemini anlattı.
Bir başka konuşmacı olan Picus Genel Müdürü Hamdi
Alper Memiş, kamu yatırım gücünün siber güvenlik alanında önemli bir etken
olduğunu söyledi. NATO’nun siber güvenliğe bakışının önemine değinerek artık
hava, kara, deniz gücünün yanı sıra siber gücün NATO tarafından kabul
edildiğini söyledi. Yazılım s-şirketlerinin desteklenmesi gerektiğini ve San
Francisco yatırım fonlaması modelinin uygulanmasının doğru olacağını söyleyen
Hamdi Alper Memiş Türkiye’de bulunan siber güvenlik uzmanı potansiyel
yüksekliğinin birçok Avrupa ülkesinde olmadığını belirtti. Teknolojinin büyük
bir katma değer sağladığını söyleyen Hamdi Alper Memiş, 100 yıllık Türk
bankalarının değerinin bir yıl önce satılan Peak Games ile aynı olduğun
söyledi. Yerli siber güvenlik ekosisteminin gerekliliğinden bahseden Hamdi
Alper Memiş Kamu yatırımlarının bu yöne kaymasının doğru olacağını söyledi.
Türkiye için
hayati öneme taşıyan yerli teknolojilerin üretilmesi bu hafta içinde birçok
oturumda tartışıldı. Siber güvenlik dünyamızda önemini artırarak devam etmekte.
2021 yılı itibariyle siber saldırıların 6 trilyon dolara kadar ülkeleri zarara
uğratma potansiyelinin olduğu belirtiliyor. Atılan adımların karşılığını almak
ümidiyle.
İSMET ERİM
MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ
SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER
Yorumlar
Yorum Gönder