NO / FİLM ANALİZİ
1967 yılında
sol görüşlü Allende başkan seçilir. 1973’te ise Amerikan destekli bir darbeyle
ordu yönetimi ele geçirir. Darbeden sonra Augusto Pinochet devlet başkanı ilan
edilir. Allende darbeye direnirken darbe günü ölür ya da öldürülür. Otopsi
sonuçlarına göre kendisinin intihar ettiğini belirtse de o birçoklarına göre
çatışma da öldürülmüştür. Bir diğer yandan Şili’nin önde gelen müzisyenlerinden
Victor Jara, Estadio Chile stadyumunda
öldürülür. Ve daha niceleri.
15 yıl
Şili’yi tiranlıkla yöneten Pinochet enternasyonel empozeler sonucunda ülkeyi
bir halk oylamasına götürmeyi karar verir. Evet ya da hayır oylarına göre
Pinochet 8 yıl daha iktidarda kalacak ya da görevi bırakacaktır. Devlet
televizyonlarından ise her gün 15 dakikalık Evet-Hayır propagandası yapılmasına
karar biçilir.
Özellikle
muhalif kanat seçimin kurgu olduğunu, Pinochet’in zaten kaybedeceği bir seçime
girmeyeceğini düşünmektedir. 15 sene boyunca başat güç olan mevcut cunta
iktidarı da sandıktan hayır çıkmayacağına emindir. Çünkü halk korku yoluyla
sindirilmiştir.
Her ne
olursa olsun bir grup hayırcı muhalefet, kampanya için reklamcı Rene
Saadvedra’yı ikna etme girişiminde başarılı olur. Ve olaylar da gelişir.
Evetçi kanat
propaganda malzemesi olarak Pinochet’in askeri üniformasını çıkartıp halkın
karşısına çıkmasını propaganda çalışmasının tam kalbine koymak ister. Ancak
şunun da farkındadırlar ki halk sosyalizme bir özlem duymaktadır. Propaganda
önderi, yaptıkları kampanyanın bütünsel zeminini oluşturan bileşenlere
şunlardan da dem vururlar; Şili toplumu geçmişleriyle korkutmak. Yani evetçi propaganda
lideri şundan bahseder: Allende dönemindeki ekmek kuyrukları. Kitlelerin
bununla ilgilenmesini sağlayacak bir çeşit korku yöntemi gibi. İnsanları
buluşturacak diğer ortak paydanın kendi sistemleri olduğunu düşünür. Çünkü onların
sisteminde herkes değil birileri zenginleşiyor. Ve herkes daima o birileri
olmak isteyecektir. Bu sebeple kaybetmeyeceklerini düşünürler.
Diğer kanatta
ise Rene başı çekmektedir. Ve güruhları ateşleyip harekete geçireceği bir fikir
bulur. O fikir her bin vatandaşın hayallerinin canlandırılması ve özellikle,
kampanya için her gün 15 dakika yararlanma hakkı verilmiş televizyon
ekranlarında ortak mutluluğa vurgu yapılması yönündedir. Yani Rene 15 dakikalık
yayınlarda toplumun bam teline dokunmak
ister. Hem kendi tarafını konsolide etmek hem de rakipten oy koparmak. Çünkü
evetçilerin hayıra oy verenlerden oy koparma gibi bir şansı bulunmazken tam
tersi durum için ciddi bir olanak vardır.
Şili’de
pozitif bir yaklaşımla yürütülen hayır kampanyası sürecinde insanların oy kullanma
tercihlerini değiştiren 3 önemli demografik yapı vardır. Ev kadınları, gençler
ve kırsalda yaşayan kitleler. Rene bu cenahların kesişim noktalarını onları
ikna edebilecek bir ürün olarak görür. Peki demokrasi bir ürün müdür ? Hatta bu
ürünün ana temasını mutluluk üzerine kurmaya yeltenir. Bu aslında daha basite
indirgersek ürkütücüdür. Çünkü şöyle bir durum vardır. Mutsuz insanlar
yaratılıp bu insanlara ‘Happy Meal’ satmak. Yani Rene’nin reklamcılık tabiriyle
‘güçlü bir hayır’. Özellikle kampanyanın sembolünün gökkuşağı seçilmesi de
oldukça ince bir gönderme olmuş. Bir başka deyişle Rene reklamın evrensel,
iyimser, çekici, samimi ve içten dilini kullanıyor.
Apolitik
karakter Rene, reklam ve kitle iletişim araçlarının bireyin siyasi tercihleri
söz konusu olduğunda pozitif algıyı sirayet ettiriyor. Bu da medyanın gücü ve
önemi olsa gerek. Ve de kampanya
sonucunda galip çıkıyor. Pinochet dönemindeki şiddeti egzajere etmeden gösterip
hakkın tebessümler eşliğinde de alınabileceğini gösterir bize başrolümüz.
ABD
desteğiyle darbe gerçekleşen Pinochet, 15 yıl sonra yine ABD yurtdışında
sürdüğü ‘’anti-Pinochet’’ baskılarına boyun eğip bugünlere düşüyor. Bu da onun
devrilmesindeki ABD’nin rolünü açıkça gösteriyor. Bu yaşanmış durum tuhaf gibi
gözükse de esasen dikkatlice bakıldığında hiçte ilginç değildir.
Filmdeki
görüntüler buram buram 1988 kokuyor, etkili ve bir o kadar da çarpıcı bir
yapıt. Hafiftende bir Mockumentary tekniğine selam çakıyor. Renk
kullanımlarıyla da sinematografik bir başarı görüyoruz.
Filmin ana
fikri oldukça usta bir kara mizah içermekte: ‘’Politik fikir gözetmeksizin
zirveye ya da galibiyete ulaşmak için erişmek istiyorsanız, kapitalizmin satış
politika çeşitlerine itaat edin.’’
İlerleyen
yıllarda Pinochet’in diktatörlüğüne dair hazırlanan iddianamede bu dönemde
hayatını kaybedenlerin sayısı 3 bin 172 olarak açıklanır. Pinochet yargılanması
düşünülürken kalp krizi sonucu 91 yaşında hayatını kaybeder.
BERKAY KUZU
BÖLGESEL ANALİZ TOPLULUĞU
Yorumlar
Yorum Gönder