İRAN PETROL ZAMMI PROTESTOLARI


   
Günümüzde ekonomik buhranların ve devlet eliyle yapılan zamların belki de en önemli yansıması kitlesel gösteriler ve karar alıcılara yöneltilen tepkilerdir. Bugün dünyanın en otoriter devletleri arasında gösterilen İran, 15 Kasım 2019 günü bu gösterilerden birinin başlangıcına şahit oldu. Petrolün kullanım fiyatını yarı yarıya yükselten bu zam sonucu 15 Kasım’da başlayan gösteriler, araç sahiplerinin 16 Kasımda ülke çapında eş zamanlı olarak kontak kapatıp zamları protesto etmesiyle devam etti. Aynı gün barikat kurma ve çeşitli petrol istasyonlarına düzenlenen saldırılar ve vandalizme varan gösterilere rejim kuvvetleri sert bir şekilde müdahale etti, gösterilerde şu ana kadar 12 kişinin öldüğü ve 200’ü aşkın tutuklama yapıldığı ifade ediliyor.
    İran Başsavcısı Muhammed Cafer Montazeri, polisin ve yargının görevini yaptığını ifade edip, göstericileri İslami sistemin düşmanları olarak ilan etti.Öte yandan, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, daha ılımlı bir açıklama tarzı benimseyerek, halkın %75’inin son dönemlerdeki olumsuz ekonomik gelişmeler sonucunda baskı altında olduğunu fakat zamlardan elde edilecek gelirin devletin kasasına değil yine vergileri aldıkları halka ve ülkenin hızla fakirleşmekte olan kısmına sosyal yardımlar olarak gideceğini ifade etti. Ruhani Lider  Ali Hamaney ise zamların yapılması hakkında teorik bilgisi olmadığını fakat bürokratların bu zamları yapmasında beis görmediğini ve işlerinin ehli olduklarını ifade ederek zamlara desteğini açıkladı, ek olarak halka protestoculardan uzak durmasını öğütledi. Hükümet Sözcüsü Ali Rabiel, 18 Kasım pazartesi günü itibari ile gösterilerin şiddetinin azaldığını ve ülkenin sadece birkaç noktasında küçük engellerle karşılaştığını ifade etti.
    Gösterilerle ilgili  Fransa, Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, Almanya ve Türkiye’den ülkelerin Dışişleri Bakanlıkları aracılığı ile açıklamalar yapıldı. Fransa durumu yakından takip ettiklerini belirtirken, Amerika Birleşik Devletleri göstericilerin yanında olduğunu ifade eden açıklamalar yaptı, benzer bir şekilde Almanya, halkın protesto hakkına saygı duyulması gerektiğini savunurken, Rusya ise olayda dış güçlerin payının olduğunu düşündüklerine dikkat çekti. Türkiye ise Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu aracılığı ile gösterilerin bir an önce bitmesi ve İran’da toplumsal huzurun yeniden tesis edilmesini dilediğini ifade etti.
     Sonuç:
      1979 İran Devrimi’nden itibaren rejimin petrol satmak ve tankerlerin ulaşımını sağlamak hususunda en zor günlerini yaşadığını ifade eden Hasan Ruhani aslında İran ekonomisinin ne denli zor durumda olduğunu ifade etmiştir. Amerika Birleşik Devletleri’nin  İran’la olan mutabakatını sonlandırması sonucunda dar boğaza giren İran ekonomisinin İran toplumu bazındaki yansımaları son günlerde gerçekleşen ve tırmanan protestolarla net bir şekilde görülmektedir. İran’ı hem ekonomik hem de siyasi olarak çevreleme niyetinde olan Amerika Birleşik Devletleri açısından  otoriteye karşı gerçekleşen sivil itaatsizlik olayları zafer olarak nitelendirilebilir. Bununla beraber zamlardan geri adım atılması pek mümkün görünmemektedir. Bunun başlıca nedeni, Ruhani Lider Ali Hamaney’in zamlara verdiği destek ile politik bir güç sağlaması ve İran Ekonomisi’nin  yapılacak olan zamlara ihtiyaç duyması olarak gösterilebilir. Ülke genelinde devam eden protestolar kökten politik bir değişimi ifade etmesede önlem alınmaması durumunda bu tip protestoların  siyasi çehreyi değiştirici etkiyi yaratması olası ve tarihte örnekleriyle görülmektedir.

                                                                                             Kubilay Kıvanç
                                                                                    Bölgesel Analiz Topluluğu
Kaynakça:

Yorumlar

Popüler Yayınlar