MISIR'DA Kİ PROTESTOLAR; SİSİ'NİN KARİZMASINA BÜYÜK DARBE
Muhammed
Mursi, Mısır'ın demokratik seçimlerle iktidara gelen ilk sivil
devlet başkanı ve Müslüman Kardeşler hareketi üyesidir. Mursi,
12 Ağustos 2012'de Mısır Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı
Muhammed Huseyin Tantavi yerine Abdulfettah Sisi'yi getirme kararı
almıştır. 2013 yılında Abdulfettah El Sisi tarafından askeri
darbe ile devrilmiştir. Sadece 370 gün iktidarda kalmayı
başarabilmiştir. Görevine el koyulduktan sonra yargılandığı
davanın duruşmasında yaşamını yitirmiştir. Yaşanan olaylardan
sonra Sisi 26 Mart 2014'te görevlerinden istifa ederek
Cumhurbaşkanlığına adaylığını koymuştur. Mayıs 2014'te
gerçekleşen seçimlerde ise Cumhurbaşkanı olmuştur. Eylül
2019'da ise Sisi için protesto girişimleri başlamıştır.
Gösterilerin arkasında yıllarca Mısır Ordusu'nun ihalelerini
alan iş adamı Muhammed Ali'nin çağrısı vardır.
GİRİŞ
2013
Mısır Askeri Darbesi, Genelkurmay Başkanı Abdulfettah El Sisi
komutasındaki Mısır Silahlı Kuvvetlerinin ülkede devam eden
protestolar sırasında hükümet ve eylemcilerle verdiği 48 saatlik
uzlaşma süresinin dolması üzerine 3 Temmuz 2013 tarihinde ülke
yönetimine yaptığı askeri darbedir.Bu askeri darbenin sonucu
olarak 30 Haziran 2012 yılında Cumhurbaşkanı seçilen Muhammed
Mursi'nin görevine el koyulmuş ve tutuklanmıştır. Ordu,
Mursi'nin yerine Adli Mansur'u geçici Cumhurbaşkanı olarak
atanmıştır. Ardından birçok Müslüman Kardeşler üyesinin de
tutuklanması emredilmiştir.
Mursi'ye yapılan
darbeden sonra birçok ülke bu olaya tepki göstermiştir. Bu darbe
Türkiye'de ciddi bir tepkiyle karşılanmıştır. Türkiye,
Mısır'daki askeri darbeye siyasal ve toplumsal düzeyde en sert
tepkiyi veren ülkelerin başında gelmiştir. ABD Başkanı Barack
Obama, Mursi'nin iktidardan uzaklaştırılması ve Mısır
anayasasının askıya alınması kararını memnuniyetle
karşılamamıştır. Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Mısır'da ki
dönüşümü olumlu karşıladığını ve Mısır ordusunu övdüğünü
duyurmuştur. Körfez ülkeleri arasında Müslüman Kardeşler'le en
yakın ilişkiye sahip olduğu iddia edilen Katar'dan ise herhangi
bir açıklama gelmemiştir.
Abdulfettah El Sisi,
26 Mart 2014'te Mısır Silahlı Kuvvetleri Yüksek Konseyi'nin
başkanlık ve Mısır Savunma Bakanlığı görevinden istifa ederek
Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklamıştır. 26-27 ve 28
Mayıs 2014 tarihlerinde gerçekleşen ve katılımın %40 olduğu
seçimlerde %97 oy alarak Cumhurbaşkanlığı seçimlerini
kazanmıştır.
Geçtiğimiz ay ise
Mısırlı iş adamı ve oyuncu olan Muhammed Ali'nin internet
üzerinden yaptığı paylaşımlar büyük yankı uyandırmıştır.
Paylaşmış olduğu birçok videoyla Devlet Başkanı Sisi'yi halk
sefalet içerisindeyken, halkın parasını çarçur etmekle
suçlamıştır. Sisi, Eylül ayının başından beri süren bu
iddiaları yalanlayıp ve Mısır halkına ve ordusuna karşı
''sadık ve dürüst'' olduğunu söylemiştir. Tüm bu yalanlamalara
rağmen Muhammed Ali'nin paylaşmış olduğu son video bardağı
taşıran son damla olmuştur. Videodan sonra Sisi'ye Twitter
üzerinden istifa çağrıları başlamıştır. Bu çağrılar tabi
ki sosyal medya üzerinde kalmamıştır. Bu gelişmeler hükümet
karşıtı protestocuları ayaklandırmaya yetmiştir. Bildiğimiz
üzere hükümet karşıtı olanlar eski Devlet Başkanı Hüsnü
Mübarek'i deviren protestoları Tahrir Meydanı'nda
gerçekleştirmişti. Aynı meydanda bu sefer Sisi için protestolar
başlatılmıştır. Fakat bu olaylar sadece Tahrir Meydanı ile
sınırlı kalmayıp; İskenderiye, Süveyş, El Mahalle ve El Kübra
şehirlerinde de devam etmiştir. Bu protestoların beklenmedik
olduğunu söylememiz yalnış olmaz çünkü, 2013 yılından beri
protesto düzenlemenin yasak olduğu aşikardır. Sisi'nin göreve
geldiği 2014 yılından beri hiç bir protestocu Tahrir Meydanı'na
adım atmamıştı.
SONUÇ
SONUÇ
Bu protestolardan
sonra birçok sosyal hareket ve siyasi parti, hükümet karşıtı
gösterilere destek çıkmıştır. Bu protestoları destekleyen
partilere göre bu hareket ''korku ve çaresizlik duvarının
yıkılışının başlangıcını oluşturduğunu''
söylemektedirler. Aynı şekilde Müslüman Kardeşler ''askeri
yönetimi devirmek için yapılacak kitlesel harekete tam destek
vereceğini ve katılım göstereceğini'' açıklamıştır. Öte
yandan Devrimci Sosyalist Hareketi de, ''Sisi'nin gitmesi artık
imkansız bir hayal değil, tam tersi her zamankinden daha yakın''
demiştir.
Mısır'da bu yıl
içerisinde düzenlenen referandumda Sisi'nin '2030 yılına kadar
görevde kalmasını sağlayan' anayasal değişiklikler
onaylanmıştır. Bu referanduma katılım oranı ise %44 civarında
olmuştur. Bu açıklamalar sonucunda görüyoruz ki Ocak 2011
yılında ki devrimin yenilmesinden sonra umutsuzluğa kapılan
milyonlarca insanın umutları tazelenmekte. Görünen o ki bu
yapılan protestolar Mısır halkını yeni özgürlük yürüyüşü
olacak...
KAYNAKÇA;
- haberturk.com
- bbc.com
Rim
ATASOY
MUĞLA
SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ
BÖLGESEL
ANALİZ TOPLULUĞU
Yorumlar
Yorum Gönder